
Low-Code ve No-Code geliştirme platformları temelde benzer amaçlara hizmet etse de, aralarında dikkat çekici bir fark bulunmaktadır. No-Code sistemler, kullanıcıların herhangi bir programlama bilgisine ihtiyaç duymadan uygulama geliştirmelerini sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Bu sistemler, tüm özellikleri ve işlevleri önceden sunarak bileşen ekleme veya değiştirme gereksinimini ortadan kaldırmayı hedefleyerek süreci basitleştirir. Bu yapısı nedeniyle teknik bilgiye sahip olmayan kullanıcıların daha hızlı dijital çözümler üretmesine olanak tanısada ihtiyaçlara yönelik platformları geliştirmede sınırlı bir alan yaratabilir. Low-code platformlara bakıldığında manuel olarak yürütülen iş süreçlerini otomatikleştirerek ve karmaşık iş akışlarını hızla devreye alarak dijital dönüşüm sürecini önemli ölçüde hızlandırır. Kodsuz çözümler kadar kullanıcı dostu olan bu platform, minimum teknik bilgiyle bile etkin biçimde kullanılabilir. Böylece operasyonel verimlilik artarken, zaman ve bilgi kayıpları da önemli ölçüde azaltılır.
Low-Code vs No-Code: Aralarındaki Temel Farklar Nelerdir?
1. Kodlama Gereksinimi
Low-code platformlar, minimum düzeyde kodlama ile uygulama geliştirme imkânı sunar. Bu platformlar, sürükle-bırak arayüzleri ve önceden tanımlı bileşenlerle çalışırken, kullanıcıların belirli işlevleri özelleştirmek veya daha karmaşık senaryoları hayata geçirmek için küçük miktarda kod yazmalarına olanak tanır. Örneğin, bir formun arkasındaki iş mantığını şekillendirmek, sistem entegrasyonları yapmak ya da özel kullanıcı deneyimleri oluşturmak için geliştiriciler kısa kod bloklarıyla müdahale edebilir. Buna karşın, no-code platformlar, tamamen hazır bileşenler ve görsel araçlarla çalışır; böylece hiçbir teknik bilgiye sahip olmayan kullanıcılar bile, uygulamaları sadece birkaç tıklamayla oluşturabilir ve yayına alabilir.
2. Esneklik ve Özelleştirme
Low-code platformlar, daha gelişmiş özelleştirme ve entegrasyon imkânları sunarak teknik bilgisi olan kullanıcılar için daha esnek çözümler sağlar. Örneğin, Bir işletme, CRM gibi farklı kurumsal uygulamalar kullanıyorsa, bu platformlar sistemlerin başka sistemler ile veri senkronizasyonunu sağlar. Söz konusu entegrasyon, özellikle büyük işletmelerin karmaşık dijital yapılarında veri yönetimini kolaylaştırır ve operasyonel verimliliği geliştirir. Kodsuz çözümler ise daha sınırlı özelleştirme imkânı sunmaktadır, ancak basit süreçlerin dijitalleştirilmesinde öne çıkar ve iş süreçlerini daha esnek ve adapte edilebilir hale getirir.
3. Hedef Kullanıcı Kitlesi
Low-code, kod bilgisi daha fazla olan ekipler ve geliştiriciler için uygunken kodsuz platformlar ise, yazılım bilgisi olmayan iş profesyonellerine ve girişimcilere hitap eder. Hangi platformun seçileceği, kullanıcıların teknik yetkinliklerine bağlıdır.
4. Geliştirme Hızı
Kodsuz platformlar, uygulamaların hızlıca hayata geçirilmesini sağlar; Geliştiriciler, bir dizi görsel araç ve bileşen kullanarak ihtiyaçları olan uygulamayı dakikalar içinde oluşturabilirler. Ancak sürecin sade ve anlaşılır olması önemlidir; çünkü karmaşık ve birbirine bağlı süreçlerin dijitalleştirilmesinde bu çözüm yetersiz kalabilir. Low-code ise süreçlerin daha karmaşık olduğu projelerde esneklik sunsa da, geliştirme süreci daha uzun olabilir.

Peki Hangisi Sizin İçin Uygun?
Her işletme ve süreçleri birbirinden farklıdır; bu nedenle geliştirme yaklaşımları arasında “en iyi” seçim, ihtiyaçlara göre değişir. Her iki yöntemin avantajları ve sınırlamaları göz önünde bulundurularak, hangisinin süreçleriniz için daha uygun olduğunu belirlemek önemlidir. Şimdi bu farklara daha yakından bakalım.
- Proje İhtiyaçları: Eğer süreç yalnızca birkaç adımdan oluşan, birbirini tetikleyen basit işlemleri kapsıyorsa ve kısa vadede hızlı bir çözüm sağlamak amacıyla tasarlanmışsa — ileri düzeyde entegrasyon veya ölçeklenebilirlik gerektirmiyorsa — kodsuz çözümler ideal bir tercih olabilir. Yalnızca görev ekleme, listeleme ve durum güncelleme gibi birbirini sıralı şekilde takip eden ve birkaç adımdan oluşan bir iş akışı, bu çözümlere örnek olarak verilebilir. Eğer süreç, birden fazla modül veya işlevin birbirine bağımlı şekilde çalıştığı, veri akışlarının karmaşıklaştığı ve ilerleyen dönemlerde yeni özelliklerle genişletilmesi öngörülen bir yapıya sahipse; bu durumda low-code daha uygun bir çözüm sunar.
- Bütçe: Her iki yaklaşım da yazılım geliştirici ihtiyacını azaltarak maliyet tasarrufu sağlar. Kodsuz platformlar, Low-code platformlara kıyasla daha az maliyete sahiptir; çünkü uygulama geliştirme ve bakım süreçlerinde yazılımcı desteği gerektirmez. Bu nedenle, kapsamı sınırlı, değişkenliği düşük ve entegrasyon ihtiyacı minimal olan senaryolarda — örneğin görev takibi, form otomasyonu veya basit onay akışları gibi — bu platformlar hızlı devreye alma ve düşük operasyonel maliyet avantajlarıyla öne çıkar.
- Zaman: Her iki yazılım platformuda, geleneksel yazılım geliştirme yöntemlerine kıyasla uygulamaların çok daha kısa sürede hayata geçirilmesini sağlar. Kodsuz çözümler, süreçlerin basit ve tekrar eden yapıda olması nedeniyle minimum yapılandırmayla çok hızlı bir şekilde devreye alınabilir. Buna karşılık, low-code çözümler daha karmaşık iş akışlarını, entegrasyonları ve özelleştirmeleri desteklediğinden, geliştirme süreci daha uzun sürebilir.
- Teknik Bilgi: Kodlama bilginiz yoksa kodsuz platformlar idealdir; temel düzeyde teknik bilginiz varsa low-code ile daha fazla özelleştirme yapabilirsiniz.
İş süreçlerinizi dijitalleştirmeye nereden başlayacağınızı mı düşünüyorsunuz?
Cheetah’nın güçlü ve kullanıma hazır çözümleriyle yazılım geliştirme, BT ve iş birimlerinizi tek bir platformda birleştirin. Hızlı başlayın, verimliliği artırın ve dijital dönüşümde fark yaratın!